HKEMBL gündemindeki Mark…
HKEMBL Büyük Görevliler Kurulu’nda 3 dönemdir ele alınan Mark Üstat Masonlar Nizamı konusu T. Progresif Masonluk Nizamları Derneği yetkilileri tarafından da değerlendirildi. Türk Masonluğu genelinde, Mark’ın Türkiye Yolculuğu özelinde yaşananların, karşılaşılan olumsuzlukların ve çözüm önerilerinin ele alındığı röportajı Progresif Masonluk YouTube kanalında izleyebileceğiniz gibi 5 Ağustos 2023 tarihli yazımızı da ayrıca bilginize sunuyoruz.
Sevgili kardeşlerim,
kuruluş çalışmaları süren ve Mark Üstat Masonla r Türkiye Büyük Locası konusunun 2 Ağustos 2023 tarihinde yayınlanan levha ile bir kez daha HKEMBL gündemine girdiğini öğrendik. Söz konusu levhadan bu konunun 17 Haziran 2023 ve 22 Temmuz 2023 tarihlerindeki toplantılarda ele alındığı bilgisini de edindik.
Önceki dönemlerde “haberimiz yoktu” ve “bilgi verilmedi” argümanının yerini “mutabakat olmaksızın” ifadesinin alması olumlu bir gelişme! Bu gelişmede; HKEMBL Büyük Üstadı En Muhterem Remzi Sanver Kardeş’e 10 Haziran 2023 tarihinde sunulan yazımızın ve ekinde yer alan Mark’ın Türkiye Yolculuğu kronolojisinin büyük payı var. Bu kronolojide hangi görevliye hangi tarihte ne yazıldığının, kiminle nerede görüşüldüğünün, hangi esasların benimsendiğinin, Türkiye’de bir Mark’a İlerleyiş Töreni planlandığının tüm detayları belgelere dayalı olarak var. Bu kadar belgenin ortaya konulduğu bir masada inkardan vaz geçmek de büyük bir erdem.
Bu sürecin çok daha fazla tarihsel bilgi ile desteklenerek anlatıldığı Mark’ın Türkiye Yolculuğu isimli kitap 2023 yılından buyana yayına hazır bekliyordu. Bekleme sebebi ise Türkiye’deki Mark oluşumu konusunda dünya masonluğunu görmezden gelenlerin önüne somut kanıtlar koymaktı. Bugün bu kanıtlar ortada:
- Türkiye’nin ilk Mark Üstat Masonlar Locası olan zeytindali kuruldu, matrikülde 1 (BİR) numarayı almasından da anlaşılacağı üzere otonom bir yapı olarak ortaya çıktı, masonik usül ve esaslara uygun olarak ilk kez seslendirilen Türkçe Tahsis Töreni ile çalışmaya başladı, kurucular düzenlenen İs’ad Töreni ile görevlerine başladılar.
- Türkiye’nin ikinci Mark Üstat Masonlar Locası olan Adalet de 2 ay sonra kuruldu, otonom yapıya sahip olması sebebi ile matriküle 2 (İKİ) numara ile kaydedilen bu loca için de masonik usül ve esaslara uygun olarak bir Tahsis Töreni ve hemen ardından İs’ad Töreni gerçekleştirildi.
- Bir büyük loca oluşumu yolunda bir sonraki adım da masonik teamül gereği Türkiye’nin üçüncü Mark Üstat Masonlar Locası’nın kurulmasıydı. Barışa yollama yapan Zeytindalı MÜM Locası No.3 olarak, öncüllerinde olduğu gibi Tahsis ve İs’ad törenleri yapılarak çalışmaya başladı.
Masonik tarih, obediyans ayrımı olmaksızın, bir araya gelen üç locanın oluşturduğu büyük loca örnekleri ile doludur. İngiltere’deki Mark Master Masons Büyük Locası da bu prensip ile kurulduğu gibi örnekler burnumuzun dibindeki Yunanistan’dan Finlandiya’ya yaklaşık 10 kıta Avrupası ülkesi ile Güney Amerika’ya kadar uzanmaktadır.
Türk masonluğunda yeni bir sayfa açan bu süreçte, HKEMBL’nın “tanımak” kavramından bütünüyle vazgeçmiş olması da çok sevindiricidir. Masonik terminolojide “türdeş” olan büyük locaların, yani aynı akideleri benimseyenler arasındaki ilişki biçimi “tanımak” şeklinde tesis edilir. Bunun anlamı sembolik derecelerde çalışan bir büyük loca, esaslarda türdeş olduğu bir başka büyük locayı tanıyabilir, bu büyük locanın kararıdır. Ancak sembolik derecelerde çalışan, üyelerine çırak, kalfa ve üstat derecelerini açan bir büyük loca, sembolik olmayan derecelerde çalışan bir başka masonik yapı ile istese bile “tanıma” ilişkisi kuramaz. En yalın ifade ile; HKEMBL, masonik esaslarda türdeş olmadığı için Özgür Masonlar Büyük Locası ve Kadın Mason Büyük Locası’nı tanımaz, tanıyamaz ama varlıklarını bilir ve kabul eder. Bu anlayış kimi zamanlarda büyük üstatlarca da desteklenen bir anlayıştır, yakın geçmişte örnekleri de mevcuttur.
Aynı hassasiyet Türkiye’de 4-33 Dereceler’de çalışan Eski ve Kabul Edilmiş Skoç Riti Türkiye Yüksek Şurası ile olan ilişkilerde de geçerlidir. Her iki yapı arasında, masonik ifade ile birbirini “tanıma” söz konusu değildir, her ikisi de birbirilerinin varlıkları bilir ve kabul eder, bunu da bilinen 9 protokol ile varılan anlaşma ile tesis ederler.
Aynı levhada bir başka dramatik nokta daha söz konusudur. Bu, masonluğun desentralist yani merkezi olmaması anlayışının göz ardı edilmesidir. Levhada yer alan “ilişkilerinin olmadığı” yanıtı sadece bir obediyans ve jüridiksiyonun meselesini bir başka obediyans ve juridiksiyona taşımaktan ibaret değildir, endişe verici gelişmelere gebedir. Bu türden bir tahkikat neticesinde farklı bir yanıt alınamayacağı iki gerekçe ile sabittir. Birinci ve en önemlisi Türkiye’de ilk Mark Üstat Masonlar locası İngiltere’deki Mark Büyük Locası’ndan patent almak şöyle dursun, böyle bir talepte de bulunmamıştır. Otonom olmayı, tam anlamıyla bağımsızlığı tercih etmiştir. İkinci ama en az birinci kadar önemli bir başka vahim durum da; kuruluş çalışmaları süren Mark Üstat Masonlar Türkiye Büyük Locası henüz tüzel kişiliğe kavuşmamış ve Mark dünyasındaki yerini almamışken, çalışmalar mevzuat gereği T. Progresif Masonluk Nizamları Derneği himayesinde sürerken ne diyebilirlerdi!
Ayrıca; Türkiye’de HKEMBL veya başkaca ülkelerdeki düzenli büyük localarda çalışan üstat derecesindeki kardeşlerin İlerleyiş Töreni ile üyeliğe kabulü sürecinde edilen yeminden de bahsetmek gerekir. Önce tekris, sonra geçiş ve nihayetinde yükseliş sırasında edilen yeminlerin bir benzeri de Mark Üstat Masonlar Locası’na katılacak kardeşten beklenir. Bu yeminin metni hiçbir onursuzluğu ya da başkaca tereddüt uyandıracak detayları içermez. ”Evrenin Ulu Mimarı” kavramının yerini “Evrenin Ulu Gözeticisi” alır, kardeş “kendi isteğim” ve “hür iradem” vurgusunu yapar, mesleğin bilgilerini ve sırlarını paylaşmayacağına dair söz verir, talebin adil olması halinde her kardeşin yardımına koşacağını kabul eder ve nihai olarak “Türkiye zeytindalii devletinin varlığını ve bağımsızlığını gözeteceğime, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma, insanlık ülküsüne bağlı olacağıma ve temel hakları her zaman savunacağıma söz veririm” der.
Mark, gösterilmeye çalışıldığı gibi değildir. Ham taşını yontan kardeşler arasından isteyenlerin birer “canlı taş” olarak mabette yerlerini almaktan ibaret bir nizamdır. Sembolik locaların ya da farklı isimlerle de anılsa felsefi derecelerin rakibi de değildir. Masonlukta yaşanan tıkanıklıkların hatta kırgınlıkların ve dil varmasa da tanık olunan çatışmaların bir anlamda emniyet sübabı, her kardeşin hakkını ve nafakasını almasına ortam sunan bir yapıdır.
Son olarak; Progresif Nizamlar sadece Mark’tan da ibaret değildir. Kuruluş tüzüğünde Mark’ın da dahil olduğu toplam on nizam listelendiği gibi belirli bir düzen içinde bu nizamların da tüm kardeşlere kapılarını açacağı muhakkaktır.
Bugünün çamaşırını dünün güneşinde kurutmak nasıl ki mümkün değilse gözlerin geçmişe değil geleceğe yönelmesi, hepimizin ettiği yeminde geçen bağnazlıkla mücadelenin gereğidir.
En içten kardeşçe sevgi ve saygılarımızla,
Hakan Türkkuşu
Genel Sekreter